Eskiden, 60-70 yıl önceki sünnet düğünleri bir başka olurdu. Onlar artık mazide kaldı. O günleri ancak eski fotoğraf karelerinde görüp hatırlayabiliyoruz. Gelin isterseniz bizlere eskiden Bartın’da sünnet düğünleri nasıl olurdu onu hatırlatayım.
Yıllar öncesindeki sünnet düğünlerinde hazırlıklara 15-20 gün hatta bazen 1 ay öncesinden başlanırdı. Sünnet olacak çocuk eğer at ile gezdirilecekse günler öncesinden at temin edilirdi. Sandıklardan çıkarılan eski işlemeli örtüler ya atın sırtına ya da çocuk otomobille gezdirilecekse onun üzerine iple tutturulurdu.
Bu arada evin yaşlıları da sünnet çocuğuna takılacak altınları hazır ederlerdi. Bir yandan da sünnetçi ile konuşulur, hazırlıklar tamamlandıktan sonra da sünnet günü gelirdi. Sünnet genellikle Pazar günü olurdu.
Sünnet olacak çocuk atın üzerine ya da otomobile bindirilir, şehrin tüm sokak ve caddelerinde konvoy halinde gezdirilirdi. Sonrasında sünnet düğünün yapılacağı evin önüne gelindiğinde sünnet çocuğu bindiği attan ya da otomobilden indirilmez, aile büyükleri gelir altınlar takılırdı. Bunlar yapılırken bir yandan da sünnetçi son hazırlıklarını yapardı. Her şey tamam olduğunda ise güçlü biri sünnet çocuğunu sıkıca tutar ve sünnet işlemi gerçekleştirilirdi.
Sünnet olan çocuk önceden hazırlanmış görkemli yatağa yatırıldıktan sonra ise davete icabet edenler, tebriklerde bulunurlardı. Sünnetlerde ikram olarak ise limonata ve pasta verilirdi. Sünnetçi o gün akşam üzere tekrar gelir ve çocuğun pansumanını yapardı.
Günümüzde ise artık tamamen farklı kutlamalar yapılıyor. Çoğu zaman çocuk 6 ay veya daha öncesinden sünnet ettirilirken, sünnet düğünü sonrasında yapılıyor.
Gelelim fotoğraflara... Bugün sizlere tanıtmak istediğim ilk fotoğraf 1940’lı yıllarda bir mahallede iki kardeşin sünnet merasimini gösteriyor. Çocuklar ve akrabalar birarada görülüyor. Fotoğrafın ön kısmında görülenler ise 1935 yılında kurulan Halkevi Bandosu’nun müzisyenleri. O dönemde bu bandodaki müzisyenler Bartınlı esnaflardı. Belli bir ücret karşılığında sünnetlere ve düğünlere giderek sabahtan akyama kadar çalıp söylerlerdi.
Fotoğrafta yer alan Halkevi Bandosu’nda bulunan ancak bugün hayatta olmayanlara gelecek olursak; sol baştan birinci Osmanustaların Ali, onun hemen yanında Sittelerin İlhami, onun arkasında Laz Hikmet (Hikmet Oflu), fotoğrafın sol bayındaki ise boyacı Fevzi Kırkaç, onun hemen arkasında ise Çakmak Sabri görülmekte.
İkinci fotoğrafımız ise Kavaklı Caddesi üzerindeki eski bir evin önünde çekilmiş. Bu fotoğrafta tahmini olarak 1940’lı yıllarda çekilmiş. Fotoğrafta arka planda atın üzerinde sünnet çocuğunu görmek mümkün. O yıllarda, bugünkü Devlet Hastanesi bünyesinde bulunan Gögüs Hastalıkları binasında Topçu Birliği bulunuyordu. Fotoğrafta görünen bando da o birliğin bandosuydu. Askeri bando o dönemde tıpkı bu karede olduğu gibi kentin önde gelen, hatırlı kişilerinin daveti üzerine düğünlere giderek müzikleri ile davetlilere hoşça vakit geçirtirlerdi.
Şimdi nerede o eski sünnet düğünleri? Nerede o eski sünnetçiler? Berber Mehmet Bey’den Berber Tülü ve Sağlık Memuru Fenni Sünnetçi Kemal Bayrak’a kadar herkese bu vesile ile bir kez daha Allah’tan rahmet dilerim.