Bartın son iki dönemdir ciddi seçim kapışmalarına sahne oldu.
Geçtiğimiz dönem Belediye Başkanlığı seçimlerinde iki aday son ana kadar yarış içerisindeydi.
14 Mayıs günü yapılan seçimler de, kıran kırana geçti.
Adaylar yaklaşık 65 gün boyunda propaganda döneminde ciddi çalışmalar yaptı.
Seçmenlerle buluştu.
Fikirlerini benimsetmeye çalıştı.
Bu seçimlerde aslında şunu da ifade edebiliriz ki, seçmenin kafası biraz karışmış gibi görünüyor.
Ya da seçimlere sayılı günler kala seçmen kararsızmış.
İşte kafası karışan veya kararsız kalan seçmen Bartın’daki dengeleri değiştirdi.
Seçmenin iradesine saygı duymak gerekir.
28 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı 2. Tur seçimleri içinde partiler çalışmalarına başladı.
Bu tur için de kararsız ve aklı karışan seçmenler olabilir.
Bunları iyi yönlendirmek ve doğru sonuçlara odaklanmasını sağlamak tamamen siyasetçilerin elinde...
14 Mayıs öncesinde vaatlerin ön planda tutulduğu propaganda çalışmalarında bu kez hangi sözler öncelik tutulacak?
Seçmen bu sözlere ne kadar inanacak?
Kararsızlar veya kafası karışan seçmen doğru hamleleri yapabilecek mi?
Sandıktan çıkacak sonuçlar önceki turdaki sonuçları değiştirebilecek mi?
Ekonomi başlıklı, siyasal anlamda terör propagandalarının hangisi ağır basacak?
Yeniden Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a yetki verilecek mi?
Ya da ‘Artık söz Kılıçdaroğlu’nun mu?’ denilecek?
Bunları hep birlikte göreceğiz.
28 Mayıs tarihine kadar, 14 Mayıs öncesi ve sonrasında yaşanan gerginliklerin artık son bulmasını istiyoruz.
İnsanlar birbirine kin ve nefret duyguları beslemeye başladı.
Sosyal medya üzerinden sataşmalar, iftiralar ve hakaretler aldı başını gidiyor.
Bu gidişat hepimize zarar verecektir.
ALINTI…
Ego (yani ben), insanın kendine özgü ruhsal ve bedensel bütünlügünün, ve bunun zihinsel algılanışının genel ve soyut adıdır. Egonun yapısı gerçeklik ilkesinin baskısı altındadır, fonksiyonu ise kişiliğin korunması, gerçeğe uyum ve çatışmaların çözümlenmesidir.
Ego nasıl anlaşılır?
Kontrol altında tutulmayan ego, etkilerini kişilerin konuşmalarında, davranışlarda gösterir. Psikologlar, egonun fazlasını kişilik bozukluğu olarak değerlendirir. Egoist olarak adlandırılabilecek bir kimse, kendisini dünyanın merkezi olarak kabul eder. Bu şekilde kendisine bir dünya oluşturur. Ve o dünyada en haklı, en değerli kimse yine kendisidir. Bu düşünce sistemi empatiden yoksun olduğu için sağlıklı değildir.
Egoistlerin özellikleri
Egoist olarak adlandırabileceğimiz kişiler kibirli, öfkeli ve kindardırlar. Çoğunlukla 'ben' diyen bu kişiler ego dengesi sağlayamadığında bu durum çevreleri tarafından fark edilir. Çünkü ID ile süper ego arasında denge kuramadıkları için aşırı davranışlar sergilerler. Diğer insanlara tepeden bakan tutumları nedeniyle tepki toplarlar.
Egoistlerin sıklıkla kurduğu cümleler
En iyiyim
En güzelim
En başarılı benim
Önce benim isteklerim ve mutluluklarım gelir
Ben kimseden özür dilemem
Ben kimsenin ayağına gitmem
Ben hata yapmam
İsteyen konuşur, isteyen konuşmaz
O kim ki bana akıl veriyor