Hissiyat önemlidir.
Bizden önce gelenler bunları neden yapmadı?
Peki biz, bizden sonra gelenler için neler yapıyoruz?
Biz geçmiştekileri sorgularken, gelecek kuşaklar bizleri de sorgulayacak mı?
Muhtemelen sorgulayacak.
Elimizden bir şey gelmiyormuş gibi yapmak, hangimize ne kazandıracak?
Günü kurtarmaya yönelik çalışmalar ve planlamalar…
Bunlar da bizim gelecek kuşakların önünü açacak gibi görünmüyor.
Bartın kent merkezini dışarıya taşımalıyız.
Birkaç örnek vereceğim.
Ankara…
Eryaman’ı biliyor musunuz?
Burası Ankara’nın şehir merkezine neredeyse 30 kilometrede bir yer.
Burası bom boş bir araziydi.
Ne oldu peki?
Orası neredeyse Bartın gibi bir yer oldu, belki de daha büyük.
Biz de bunun gibi bir yerleşim yeri kurmalıyız.
Üniversitenin olduğu yer veya ilerisi.
Akmanlar olabilir.
Buraya bir yaşam yeri inşa etmeliyiz
Toplu konutlar, okul, hatta alış veriş merkezi…
Bartın’a alternatif bir yer oluşabilir.
Bu sayede Bartın’ın da önünü açabiliriz.
O taraf buna en uygun alandır.
Kentin önünü açmalıyız.
Bunun için hem genel idare, hem yerel idare gerekli.
Buna cesaret edebilecek isimler lazım.
Sadece Bartın’ın çevreyolu, ırmağı veya İnkum tünelini sorun gibi görüp, bu sorunlara bağlı kalmak yeterli değil.
Ufku geniş, geleceği gören, gelecek nesillere bizleri sorgulatmayacak isimler gerekiyor.
Böyle bir gelecek görüşü, herkesin hayali olmalıdır.
Ve gerçekleştirilmesi için hep birlikte kararlı adımlar atmalıyız.
Eğer biz çevreyolu, inkum tüneli ve trafik ile günü kurtarmaya yönelik çalışmalar yaparsak, bu bizi ve Bartın’ı bir adım öteye getirmez.
Bunu bir düşünelim.
Yapabilir miyiz?
Elbette yapabiliriz.
Önümüze bir çok proje gelecek.
Bu projeleri dinleyeceğiz.
Ama projeleri önümüze getiren isimler şunu bilsin ki, sizlerin geleceğe yönelik proje ve planlarınızı sorgulayacağız.