İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla başlayan süreç, CHP Bartın İl Başkanlığı dahil ülke genelinde tüm parti örgütlerini harekete geçirmişti. Gözaltı süresi boyunca CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, diğer CHP’li vekillerle birlikte hem Vatan Emniyetin önünden hem de Saraçhane’den ayrılmamıştı. 4 günlük gözaltı süresince sosyal medyadan süreçle ilgili çeşitli açıklamalar ve videolar paylaşan Bankoğlu, yaşananları anlatmıştı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’se bu süreçte Saraçhane’den İmamoğlu’nun gözaltına tepki gösterilmesi için sokak çağrısında bulunmuştu. Genel Başkan Özel’in bu sokak çağrısına Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan da tepki gecikmemişti. Bartın’daysa CHP örgütleri Cumhuriyet Meydanında ve parti binası önünde toplanarak açıklamalar yapmıştı.
İbretle izledik
Kabine toplantısının ardından 85 milyona seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, işte bu süreç ve sokak çağrısının ardından yaşananlarla ilgili sert konuştu. 5 günde 123 güvenlik görevlisinin yaralandığını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstanbul merkezli bir yolsuzluk operasyonun ardından Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı’nın yaptığı sokak çağrısı sonrası ortaya çıkan ve kısa sürede şiddet hareketine dönüşen olayları milletçe ibretle takip ettik. Marjinal örgütlerin ve şehir eşkıyalarının saldırıları sebebiyle 5 günde 123 güvenlik görevlimiz yaralandı. Kendilerine bir kez daha geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.vHer türlü provokasyona rağmen sabırla, soğukkanlılıkla görevlerini yerine getiren güvenlik kuvvetlerimizi kutluyor, kendilerine teşekkür ediyorum.” dedi.
Yargı önünde hukuki hesap
Özgür Özel başta olmak üzere tüm CHP’li yöneticilerin çok büyük bir şuursuzluk örneği sergilediklerini kaydeden Erdoğan, CHP’ye açılacak yargı yolunun sinyalini şu sözlerle verdi;
“Genel başkan dâhil Ana Muhalefet Partisi yöneticileri maalesef çok büyük bir şuursuzluk örneği sergilemiştir. Yolsuzluk, soygun, irtikâp, iltimas, rüşvet iddialarına cevap vermek yerine, beş gün boyunca siyasi tarihimizin en basiretsiz, seviyesiz, ahlak ve hukuk yoksunu açıklamalarına imza atmışlardır. Vandalların saldırılarında yaralanan polislerimizin, camı çerçevesi kırılan esnafımızın, zarar verilen milyarca liralık kamu malının tek sorumlusu sokak çağrısı yapan Ana Muhalefet Partisi lideri ve şürekâsıdır. Elbette bunların siyasi hesabı Meclis’te, hukuki hesabı ise yargı önünde sorulacaktır.
Aziz milletim; son beş gündür tanık olduklarımız bize şu gerçeği bir kez daha göstermiştir: Türkiye gibi büyük bir ülkenin basiret, vizyon ve kalite açısından çok küçük, çok iptidai, çok çapsız bir Ana Muhalefet Partisi vardır. Bunları bırakın devleti, bırakın yerel yönetimleri, bir belediye büfesi bile teslim edilmeyeceği tekrar ortaya çıkmıştır.”
NURDAN EROĞLU