Hattat Enerji ve Maden Ticaret A.Ş. tarafından Bartın'ın Amasra ilçesinde Çevresel Etki Değerlendirme toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıya Bartın İl Müdürlükleri tarafından görevlendirilen personel katılım sağlarken, vatandaşın katılımı beklenilen seviyede olmadı. Çevresel Etki Değerlendirme(ÇED) toplantısında gerçekleştirilen sunumda firma yetkilisi proje alanının tarım, orman, dere yatağı ve deniz alanı kullanımında kaldığını belirtti, projenin Bartın ili, Amasra ilçesi, Tarlaağzı, Kaleşah, Kum, Bostanlar, Topderesi, Gömü, ve Kazpınarı Köyü mevkii ile Bartın ili Merkez ilçesi, Kaman, Uzunöz ve Uğurlar Köyü mevkisini kapsadığını dile getirdi. Firma tarafından projeden kaynaklanacak önemli çevresel etkileri üç başlık altında toplanırken bu başlıklar, Lavvar Atıkları, Toz Emisyonları ve Gürültü şeklinde sıralandı. Ayrıca firma yetkilileri, proje kapsamında 2 bin 133 kişinin istihdam edileceğini dile getirdi.Firma yetkilisinin konuşmasının ardından bir katılımcı "Ben bu anlatılan şeylerin çevreye hiçbir zararı olacağını düşünmüyorum. Amasra güzel bir memleket, turizm ilçesi aynı zamanda kömürü zengin olan bir ilçe. Burada son olarak bahsettiğiniz şey istihdam. Ben askerden geldim ve işim yok. Çoğu insan bu ilçede bu şekilde. Bunu engelleyen iş arayanlara da engel oluyor bence. Bir sorum yoktu sadece bunu belirtmek istedim. Umarım bu projelerin hepsi gerçekleşir" ifadelerini kullandı."Aldıkları Nefes Termik Santral"
Çevresel Etki Değerlendirmesi olumlu kararının iptali için Zonguldak İdari Mahkemesinde açılan davanın bilirkişi heyeti keşfi öncesinde Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır, "Aldıkları nefesi termik santral biliyoruz, bilgiyi de termik santali de istemiyoruz" demişti ve şu açıklamaklara yer vermişti:
"Termik mücadelesinden yakında emeki olma noktasına geleceği, yaklaşık 20 yıla yaklaştı. Ben öncelikle bu azim için Bartın, Amasra, kitle örgütleri ve insanımıza çok teşekkür ediyorum. Bende sürecin başından bu yana yanınızda olmaktan, sürecin bir parçası olmaktan gurur duyan bir arkadaşınızım. Aslında en büyük gücümüz şuradan geliyor, bugüne kadar termik santral ile ilgili yada eklentileri ile ilgili bilgi vermek üzere birileri Amasra'ya geldiğinde şu cevap ile karşılaştık; en az sizin kadar biliyoruz, termik santrali de bilgiyi de istemiyoruz. Bunu da beraber başardık, Amasra'nın köylerinde gezmediğimiz kahve kalmadı.
Bizim istediğimiz sadece bu kentte huzur içinde yaşamak, çevremize, geleceğimize, balığımıza, sağlığımıza sahip çıkmak. Bu süre içerisinde şirketin patronuda kendince haklı, çok büyük bir gelir elde edeceği yatırım için bizleri, devleti,hukuku, bürokrasiyi kandırmak için farklı girişimlerde bulundular. Hepsinde de Bartın ve Amasra halkı başarılı oldu.
Baştan beri Bartın Platformu olarak söylediğimiz şuydu, kömüre karşı değiliz. Kömür faaliyeti çevreye duyarlı şekilde yapılırsa bizim bir sorunumuz yok.
Ama Çeşmi Cihanın dibinde bakanlığın planlarında yer almayan termik santrale müsade etmeyeceğiz. Ancak 2016 yılında AK Parti hükümetinin bakanı Mehmet Özhaseki, dosyayı raftan indirip "ÇED olumlu" raporunu verdikten sonra bizim için mücadelenin dozu arttı, devamında açtığımız davalar ile termik ayağı durduruldu. Ama o karar ile beraber bizim bölgemizin planlarına termik santral işlendi. Bunu da iptal ettirdik.
Temyizin iki tane tarafı var, bir tanesi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, bir tanesi de şirket. Önünde bulunduğumuz şirketin patronu benimle görüşmeye geldiğinde temyizi geri çekebileceklerini iafde etti, hâlâ duruyor. Bu yüzden en kısa, net bir şekilde, itirazlar, temyizler geri çekilmediği sürece aldıkları nefes dahil termik ile ilişkili kabul ediyoruz."YUSUFHAN KABAKCI
Çevresel Etki Değerlendirmesi olumlu kararının iptali için Zonguldak İdari Mahkemesinde açılan davanın bilirkişi heyeti keşfi öncesinde Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır, "Aldıkları nefesi termik santral biliyoruz, bilgiyi de termik santali de istemiyoruz" demişti ve şu açıklamaklara yer vermişti:
"Termik mücadelesinden yakında emeki olma noktasına geleceği, yaklaşık 20 yıla yaklaştı. Ben öncelikle bu azim için Bartın, Amasra, kitle örgütleri ve insanımıza çok teşekkür ediyorum. Bende sürecin başından bu yana yanınızda olmaktan, sürecin bir parçası olmaktan gurur duyan bir arkadaşınızım. Aslında en büyük gücümüz şuradan geliyor, bugüne kadar termik santral ile ilgili yada eklentileri ile ilgili bilgi vermek üzere birileri Amasra'ya geldiğinde şu cevap ile karşılaştık; en az sizin kadar biliyoruz, termik santrali de bilgiyi de istemiyoruz. Bunu da beraber başardık, Amasra'nın köylerinde gezmediğimiz kahve kalmadı.
Bizim istediğimiz sadece bu kentte huzur içinde yaşamak, çevremize, geleceğimize, balığımıza, sağlığımıza sahip çıkmak. Bu süre içerisinde şirketin patronuda kendince haklı, çok büyük bir gelir elde edeceği yatırım için bizleri, devleti,hukuku, bürokrasiyi kandırmak için farklı girişimlerde bulundular. Hepsinde de Bartın ve Amasra halkı başarılı oldu.
Baştan beri Bartın Platformu olarak söylediğimiz şuydu, kömüre karşı değiliz. Kömür faaliyeti çevreye duyarlı şekilde yapılırsa bizim bir sorunumuz yok.
Ama Çeşmi Cihanın dibinde bakanlığın planlarında yer almayan termik santrale müsade etmeyeceğiz. Ancak 2016 yılında AK Parti hükümetinin bakanı Mehmet Özhaseki, dosyayı raftan indirip "ÇED olumlu" raporunu verdikten sonra bizim için mücadelenin dozu arttı, devamında açtığımız davalar ile termik ayağı durduruldu. Ama o karar ile beraber bizim bölgemizin planlarına termik santral işlendi. Bunu da iptal ettirdik.
Temyizin iki tane tarafı var, bir tanesi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, bir tanesi de şirket. Önünde bulunduğumuz şirketin patronu benimle görüşmeye geldiğinde temyizi geri çekebileceklerini iafde etti, hâlâ duruyor. Bu yüzden en kısa, net bir şekilde, itirazlar, temyizler geri çekilmediği sürece aldıkları nefes dahil termik ile ilişkili kabul ediyoruz."YUSUFHAN KABAKCI