Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bartın Kültür Merkezi Salonu'nda düzenlenen "Ombudsman Bartınlılarla Buluşuyor" programında yaptığı konuşmada, Kamu Denetçiliği'nin vatandaşların haklarına daha çabuk kavuşabilmesi için önemli bir araç olduğunu belirtti. Bakan Tunç, son yıllarda temel hak ve özgürlüklerin genişletilmesi amacıyla önemli adımlar attıklarını ve Kamu Denetçiliği Kurumu gibi mekanizmaların bu süreçte önemli bir rol oynadığını vurguladı.
Bakan Tunç, Kamu Denetçiliği Kurumu'nun vatandaşların hakkını arama sürecini hızlandırdığını, idareyle cebelleşmeden, mahkemeye başvurmadan sorunların çözülebilmesine olanak sağladığını ifade etti. Ayrıca, vatandaşların kamudan alacakları için dava açmadan idareye başvurarak bir komisyon marifetiyle çözüm bulabilmesine yönelik bir idari sulh çalışmasının da devam ettiğini söyledi.
Programa, Bartın Valisi Nurtaç Arslan, AK Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz, Cumhuriyet Başsavcısı Faruk Kaynak, Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun ile daire müdürleri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç katıldığı programda, "Türkiye Yüzyılı'nın başlangıcında demokratik, sivil, kuşatıcı, temel hak ve özgürlükleri öne alan yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğu açık. Milletimize olan borcumuz bizim bu. 28'inci yasama döneminde inşallah o uzlaşma sağlanır; toplumsal uzlaşmayı esas alan yeni bir anayasaya ülkemizi kavuştururuz." dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Ombudsman Bartınlılarla Buluşuyor" programında yaptığı konuşmada, son yıllarda temel hak ve özgürlüklerin genişletilmesi anlamında önemli adımlar attıklarına ve 21 yıldır devam eden "sessiz devrim" niteliğindeki hak arama yollarını genişleten düzenlemelere imza attıklarına dikkat çekti. Bakan Tunç, bu kapsamda Kamu Denetçiliği Kurumu'nun vatandaşların haklarına daha çabuk kavuşabilmesi adına önemli bir araç olduğunu ifade etti.
Tunç, vatandaşların idareden, kamudan alacakları noktasında dava açmadan idareye başvurarak bir komisyon marifetiyle o komisyonun vereceği karar doğrultusunda "alacağını alabilmesine" yönelik bir idari sulh çalışmasının olduğunu aktararak, bununla ilgili kanun taslağı çalışmalarının devam ettiğini dile getirdi.
Bakan Tunç, yasama, yargı ve askeri faaliyetler haricindeki tüm iş ve işlemlerde Kamu Denetçiliğine başvurulabildiğini anlatarak, "Kamu denetçileri bu anlamda raporlar hazırlıyor ve idarenin uygulamalarına ışık tutacak tavsiye kararları çıkıyor, hatta buna yönelik özellikle o sorunların yasamasıyla yürütmesiyle yargısıyla yol gösterici, tavsiye niteliğinde önemli kararlara ulaşılıyor. Bugüne kadar da çok faydasını gördüğümüzü özellikle belirtmek istiyoruz. Kurulduğu günden bu yana da halkın sesi olarak Kamu Denetçiliği Kurumumuz giderek faaliyetlerini ve bu noktadaki etkinliğini daha da artırdığını görmekten memnuniyet duyuyoruz." ifadelerini kullandı.
Kamu Denetçiliğinin idarenin adil, tarafsız, etkili bir şekilde işlemesine, haksızlıkların önlenmesine, adaletin teşhisine önemli katkılar sunduğunu, bireylerin ve toplumun devlet karşısındaki güvencesi olarak ortaya çıktığını, aynı zamanda idarenin şeffaflık ve hesap verebilirlik aracı olduğunu belirten Tunç, katılımcı demokrasinin de önünü açtığını söyledi.
Adalet Bakanı Tunç, vatandaşların kamu hizmetlerinde karşılaştıkları sorunlara objektif şekilde yaklaşarak şikayetlerin dinlenildiğini, bilgilerin toplandığını, araştırmaların yapıldığını ve adil bir çözüm bulmak için girişimde bulunulduğunu anlattı.
Tunç, 21 yıldır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde politikalarında hep insanı öncelediklerini ve her alanda insanı güçlendirmek için çalışmalar yaptıklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"İnsanı güçlendiren politikalardan biri de insanın özellikle temel hak ve özgürlük alanını genişletmek, hak arama yollarını daha da artırmak. Bu anlamda hak arama yolları sadece tabii ki anayasamızda en önemli yollardan biri Kamu Denetçiliği ama bunun yanı sıra da önemli bazı düzenlemeler, mekanizmalar kuruldu. Özellikle adaletin tesisi için en önemli husus; hukuk devleti olmak, hukukun üstünlüğüne inanmak, bağımsız ve tarafsız yargıyı güçlendirmek. Bu anlamda da çok önemli mesafeler aldık. Yargımızın daha bağımsız, tarafsız olması anlamında anayasamızda sessiz devrim sayılan reformlara imza attık."
Vatandaşların özellikle temel hak ve özgürlüklerinin genişletilmesi ve bilgi edinme hakkıyla ilgili düzenlemeler gerçekleştirdiklerine değinerek, kişisel verilerin korunmasıyla ilgili anayasada önemli güvenceler sağladıklarını, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkını getirdiklerini anlattı.
Tunç, anayasada bugüne kadar 184 kez değişiklik yapıldığını aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tabii bu değişiklik nedeniyle maddeler arasındaki yeknesaklık da bozuldu. O nedenle her düşünceden insanın 'Evet Türkiye'ye yeni, demokratik bir anayasa lazım.' dediği, Türkiye Yüzyılı'nın başlangıcında demokratik, sivil, kuşatıcı, temel hak ve özgürlükleri öne alan yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğu açık. Milletimize olan borcumuz bizim bu. 28'inci yasama döneminde inşallah o uzlaşma sağlanır; toplumsal uzlaşmayı esas alan yeni bir anayasaya ülkemizi kavuştururuz. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde de bunun başarılmaması için herhangi bir sebep yok. Tüm siyasi partiler bir masa etrafında oturarak uzlaşabilirler ve 28'inci dönem yasama meclisi de Cumhuriyet tarihimizin özellikle Türkiye Yüzyılı'nın başlangıcında çok büyük bir reforma, büyük bir iyiliğe de imza atmış olurlar. İnşallah bunu gerçekleştiririz."
MUHABİR - YUSUFHAN KABAKCI