Antibiyotik direnci, bakterilerin, kullanılan ilaçlara karşı direnç geliştirmesi anlamına geliyor. Bu direnç, zamanla etkili tedavi yöntemlerini sınırlandırıyor ve enfeksiyonların tedavi edilmesini zorlaştırıyor. Bartın İl sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, bu durumun tüm dünya için bir sağlık tehdidi olduğu vurgulandı. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) de antibiyotik direncini modern tıbbın karşı karşıya olduğu en büyük zorluklardan biri olarak tanımlıyor.
Antibiyotiklerin gereksiz veya hatalı kullanımı, bakterilerin doğal seçilim yoluyla direnç kazanmasına neden oluyor. Bu süreç şu şekilde işliyor:
Yanlış Tanı ve Tedavi: Virüs kaynaklı enfeksiyonlarda (örneğin grip) antibiyotik kullanımı.
Tedavinin Yarım Bırakılması: Doktorun önerdiği dozda ve sürede kullanılmayan antibiyotikler.
Koruyucu Amaçlı Kullanım: Gereksiz şekilde reçete edilen antibiyotikler.
Bakteriler, bu yanlış kullanımlar sonucunda antibiyotiklere karşı bağışıklık kazanıyor. Bu direnç, daha güçlü ve maliyeti yüksek tedavi gereksinimlerine yol açıyor.
Türkiye, antibiyotik tüketiminin yüksek olduğu ülkeler arasında yer alıyor. Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, her yıl milyonlarca antibiyotik reçetesi düzenleniyor ve önemli bir kısmı yanlış kullanılıyor. Bu durum, ülkemizde antibiyotik direncinin yayılmasını hızlandırıyor.
Bartın İl Sağlık Müdürlüğü, halkı bilinçlendirmek adına şu önemli mesajları paylaştı:
Antibiyotikler yalnızca bakteriyel enfeksiyonlar için kullanılmalıdır.
Reçetesiz antibiyotik kullanımından kaçınılmalıdır.
Tedavi süresi doktorun önerdiği şekilde tamamlanmalıdır.
YUSUFHAN KABAKCI
