CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu “Daha geçen hafta 164 milyar değerindeki Çayırhan Termik Santrali’ni 20 milyara satacak kadar bonkör AKP hükümeti, emekli bayram ikramiyesine yapa yapa 1.000 liralık artış yaptı. 16 milyon emeklinin bayram ikramiyesi toplam 64 milyar tutuyor. Sabır dileyenler bilsin ki, halk “yâ sabır” çekiyor!” dedi.
Bankoğlu şunları söyledi:
"Emekliyle dalga geçtikleri gibi dün bir gazetecinin Tayyip Erdoğan’a artış yapmayı düşünüyor musunuz sorusuna “4 bin liraya çıktı daha ne olsun? Kızım beni dolduruşa mı getirmeye çalışıyorsun?” cevabını duyduk. 90 yaşını geçmiş bir dedeye elini öptürdüğünü gördük. Sadece İstanbul’da 500 bin çocuğun ağzına lokma koymadan, okula aç gittiği yeni Türkiye’de, manda yoğurduna Medine hurması ile biraz da kestane balı ve yulaf ezmesi koyamadan yatmadığını dinledik. Bin liralık artışla emeklinin ne yapabileceğini bilmeyecek kadar halktan ve gerçeklerden kopuk bu zihniyet en tehlikeli nokta. Zannedersiniz emekli bu parayla güzel bir bayram yemeği yiyecek, evine tatlı, çikolata alıp, üzerine yeni bir kıyafet çekip torunlara harçlık verecek. Mümkün mü? AKP’de kafalar başka çalışıyor tabii. Halk şunu bilmeli, AKP’nin oturduğu her sofranın hesabını halk ödüyor!
"ÖVÜNDÜKLERİ YENİ TÜRKİYE’YE BAKIN!"
Halkımıza eski Türkiye dedikleri Türkiye’nin neden daha refah olduğuna ilişkin bir hatırlatma yapmak istiyorum. Emeklileri koruyan ve emekli maaşının asgari ücretin en az yüzde 110 üzerinde olacağına ilişkin kanun vardı. Bu kanun 2008 yılında AKP tarafından kaldırıldı. Sonra her yıl sistemli bir biçimde emekli maaşları düşürülerek bugünün acıklı tablosuna gelindi. Nisan 2023 yılına geldiğimizde çoğunluğun emekli maaşı asgari ücretten yüzde 12 daha az. Emekli maaşları sözde yeni Türkiye’nin altın yıllarından 2016’da ilk kez asgari ücretin altında kalmaya başlamış ve bu kademeli azalış bugüne kadar sürmüştür. Asgari ücreti vasıflı vasıfsız tüm çalışanlara dayatan, emeklisini sefalete sürüklemiş, hayatını sadece barınma ve asgari gıda harcamasını karşılamak için geçiren bir halk yarattılar.
"EMEKLİYE İKİ KİLO KIYMA ETMEYEN BİR ARTIŞ REVA GÖRÜLÜYOR"
Yoldur, köprüdür, hastanedir garantili müşteri diyerek demirbaşa dönüşmüş şirketlerin kasasına oluk oluk para akıtılırken emekliye iki kilo kıyma etmeyen bir artış reva görülüyor. Hazinenin başındaki bakan Mehmet Şimşek’in devlet kurumlarındaki araçlara harcanan paranın Türkiye'nin milli gelirinde ve bütçesinde çerez parası bile olmadığını söylerken, vergiyi tabana yayacağız diyerek zaten tüm yükü sırtlayan tabandaki halkı ezen bir AKP’den emekli, asgari ücretli ne bekleyebilir ki? Kimsenin umudu olmadığı gibi sabır telkin edenlere yâ sabır çekerek seçimi bekleyen bir millet var. Beceriksiz ama beceriksizliğinden çok halkı umursamayan servet hayranı bu hükümet her şeyi eline yüzüne bulaştırmış durumdadır. Ramazandır, bayramdır, seyrandır, düğündür her şeyi zehir etmiş, evlerin neşesini kaçırmış Emekliler Yılı’nda emeklileri, Aile Yılı diye başladıkları 2025’te aileleri perişan etmeye devam eden sözde politikaları ile miadını doldurmuştur."
"EMEKLİLER YILI DİYE İLAN 2024 YILI EN BÜYÜK SEFALET YILI OLARAK TARİHE GEÇTİ"
Bankoğlu, emekli ikramiyelerine yapılan artışı eleştirirken Emekliler Yılı olarak ilan edilen 2024 yılına ilişkin de hükümeti ağır biçimde eleştirdi. CHP’li vekil “Emekliler Yılı diye ilan ettikleri 2024, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde emeklilerin en büyük sefaleti yaşadıkları yıl olarak da tarihe geçti. Tabii ki yaparsa AKP yapardı. Ne masallar anlatmışlardı kısaca hatırlayalım. “Emeklilere birçok hizmette öncelik, ayrıcalık, indirim gibi imkanlar sağlanacak. Emeklilere sunulacak sosyal aktivite imkanları kişilerin emeklilik dönemlerini daha aktif, sağlıklı ve sosyal bir şekilde sürdürmelerine katkı getirecek. "Emekli buluşmaları" gerçekleştirilerek, emekliler arasında sosyal etkileşim ve sosyal bir ağ oluşturulması sağlanacak. Emekli buluşmalarına çalışma yaşamındaki gençlerin katılımı sağlanarak emeklilerin tecrübe aktarımlarında bulunmasına vesile olunacak. Ülkenin farklı bölgelerinde kaybolmaya yüz tutmuş zanaatların yaşatılması ve bunların gelecek nesillere aktarılması için öğretmeye yönelik organizasyon ve programlar düzenlenecek. Gençlerin bu zanaatları yaşatabilmeleri için desteklenmesi de sağlanacak.
"EMEKLİLER DE ÇALIŞANLAR DA GÜN YÜZÜ GÖRMÜYOR, YÜZLER GÜLMÜYOR!"
7 milyon 800 bin emekli AKP sayesinde resmen mahvoldu. Ortalama bir memur emeklisi 2002'deki eski Türkiye’de 2,72 asgari ücret alırken, bu rakam bugün AKP’nin yeni Türkiye’sinde 0,91'e yani bir asgari ücretin altına düştü. Rezalete bakın! Adalet ve Kalkınma Partisi'nin iktidara geldiği 2002 yılında asgari ücretten düşük maaş alan işçilerin oranı yüzde 24,4 iken bu oran sayelerinde 2022 yılında yüzde 34’e çıktı. DİSK’in Mart 2024 tarihli "Avrupa’da ve Türkiye’de Emeklilerin Durumu" çalışmasında, Avrupa Birliği ülkelerinde emeklilerin aylık kazançları Türkiye ile kıyaslandı. Avro cinsinden emekli aylığının Türkiye’de 2012 ve 2021 arasında yüzde 33,6 azaldığı belirtildi. Geçmiş olsun yeni Türkiye’deki emekliler! Çok basit bir kıyaslamayı ben yapayım. Çocukluğumun, ilk gençlik yıllarımın Türkiye’sinde ortalama bir işçi ya da memur, emekli ikramiyesi ile kendine bir ev alabiliyordu ya da bir yazlık. Daha yüksek derecelerden emekli olanların hem ev hem araba alabildiğini biliyoruz. Şimdi en yüksek dereceden emekli bir memur bile ancak ikinci el bir araba alabilir.
Şubat ayı açlık sınırı 23 bin lirayı geçti, yoksulluk sınırı 76 bin liraya dayandı. İşte bu koşullar altındaki yeni Türkiye’de israfın ve yolsuzluğun normal kabul edilmesi, beceriksiz ekonomi, maliye ve para politikaları yüzünden emekliler de çalışanlar da gün yüzü görmüyor, yüzler gülmüyor! Hükümet; borçların faizini ödemek için bile borçlandı. İnsanların evlerinde yaptığı tasarrufun milyonda birine bile yapmaya yanaşmayan AKP hükümeti saltanatını gittiği güne kadar sürdürmekte kararlıdır. Seçimde bunu kimse unutmasın.” YUSUFHAN KABAKCI
Bankoğlu şunları söyledi:
"Emekliyle dalga geçtikleri gibi dün bir gazetecinin Tayyip Erdoğan’a artış yapmayı düşünüyor musunuz sorusuna “4 bin liraya çıktı daha ne olsun? Kızım beni dolduruşa mı getirmeye çalışıyorsun?” cevabını duyduk. 90 yaşını geçmiş bir dedeye elini öptürdüğünü gördük. Sadece İstanbul’da 500 bin çocuğun ağzına lokma koymadan, okula aç gittiği yeni Türkiye’de, manda yoğurduna Medine hurması ile biraz da kestane balı ve yulaf ezmesi koyamadan yatmadığını dinledik. Bin liralık artışla emeklinin ne yapabileceğini bilmeyecek kadar halktan ve gerçeklerden kopuk bu zihniyet en tehlikeli nokta. Zannedersiniz emekli bu parayla güzel bir bayram yemeği yiyecek, evine tatlı, çikolata alıp, üzerine yeni bir kıyafet çekip torunlara harçlık verecek. Mümkün mü? AKP’de kafalar başka çalışıyor tabii. Halk şunu bilmeli, AKP’nin oturduğu her sofranın hesabını halk ödüyor!
"ÖVÜNDÜKLERİ YENİ TÜRKİYE’YE BAKIN!"
Halkımıza eski Türkiye dedikleri Türkiye’nin neden daha refah olduğuna ilişkin bir hatırlatma yapmak istiyorum. Emeklileri koruyan ve emekli maaşının asgari ücretin en az yüzde 110 üzerinde olacağına ilişkin kanun vardı. Bu kanun 2008 yılında AKP tarafından kaldırıldı. Sonra her yıl sistemli bir biçimde emekli maaşları düşürülerek bugünün acıklı tablosuna gelindi. Nisan 2023 yılına geldiğimizde çoğunluğun emekli maaşı asgari ücretten yüzde 12 daha az. Emekli maaşları sözde yeni Türkiye’nin altın yıllarından 2016’da ilk kez asgari ücretin altında kalmaya başlamış ve bu kademeli azalış bugüne kadar sürmüştür. Asgari ücreti vasıflı vasıfsız tüm çalışanlara dayatan, emeklisini sefalete sürüklemiş, hayatını sadece barınma ve asgari gıda harcamasını karşılamak için geçiren bir halk yarattılar.
"EMEKLİYE İKİ KİLO KIYMA ETMEYEN BİR ARTIŞ REVA GÖRÜLÜYOR"
Yoldur, köprüdür, hastanedir garantili müşteri diyerek demirbaşa dönüşmüş şirketlerin kasasına oluk oluk para akıtılırken emekliye iki kilo kıyma etmeyen bir artış reva görülüyor. Hazinenin başındaki bakan Mehmet Şimşek’in devlet kurumlarındaki araçlara harcanan paranın Türkiye'nin milli gelirinde ve bütçesinde çerez parası bile olmadığını söylerken, vergiyi tabana yayacağız diyerek zaten tüm yükü sırtlayan tabandaki halkı ezen bir AKP’den emekli, asgari ücretli ne bekleyebilir ki? Kimsenin umudu olmadığı gibi sabır telkin edenlere yâ sabır çekerek seçimi bekleyen bir millet var. Beceriksiz ama beceriksizliğinden çok halkı umursamayan servet hayranı bu hükümet her şeyi eline yüzüne bulaştırmış durumdadır. Ramazandır, bayramdır, seyrandır, düğündür her şeyi zehir etmiş, evlerin neşesini kaçırmış Emekliler Yılı’nda emeklileri, Aile Yılı diye başladıkları 2025’te aileleri perişan etmeye devam eden sözde politikaları ile miadını doldurmuştur."
"EMEKLİLER YILI DİYE İLAN 2024 YILI EN BÜYÜK SEFALET YILI OLARAK TARİHE GEÇTİ"
Bankoğlu, emekli ikramiyelerine yapılan artışı eleştirirken Emekliler Yılı olarak ilan edilen 2024 yılına ilişkin de hükümeti ağır biçimde eleştirdi. CHP’li vekil “Emekliler Yılı diye ilan ettikleri 2024, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde emeklilerin en büyük sefaleti yaşadıkları yıl olarak da tarihe geçti. Tabii ki yaparsa AKP yapardı. Ne masallar anlatmışlardı kısaca hatırlayalım. “Emeklilere birçok hizmette öncelik, ayrıcalık, indirim gibi imkanlar sağlanacak. Emeklilere sunulacak sosyal aktivite imkanları kişilerin emeklilik dönemlerini daha aktif, sağlıklı ve sosyal bir şekilde sürdürmelerine katkı getirecek. "Emekli buluşmaları" gerçekleştirilerek, emekliler arasında sosyal etkileşim ve sosyal bir ağ oluşturulması sağlanacak. Emekli buluşmalarına çalışma yaşamındaki gençlerin katılımı sağlanarak emeklilerin tecrübe aktarımlarında bulunmasına vesile olunacak. Ülkenin farklı bölgelerinde kaybolmaya yüz tutmuş zanaatların yaşatılması ve bunların gelecek nesillere aktarılması için öğretmeye yönelik organizasyon ve programlar düzenlenecek. Gençlerin bu zanaatları yaşatabilmeleri için desteklenmesi de sağlanacak.
"EMEKLİLER DE ÇALIŞANLAR DA GÜN YÜZÜ GÖRMÜYOR, YÜZLER GÜLMÜYOR!"
7 milyon 800 bin emekli AKP sayesinde resmen mahvoldu. Ortalama bir memur emeklisi 2002'deki eski Türkiye’de 2,72 asgari ücret alırken, bu rakam bugün AKP’nin yeni Türkiye’sinde 0,91'e yani bir asgari ücretin altına düştü. Rezalete bakın! Adalet ve Kalkınma Partisi'nin iktidara geldiği 2002 yılında asgari ücretten düşük maaş alan işçilerin oranı yüzde 24,4 iken bu oran sayelerinde 2022 yılında yüzde 34’e çıktı. DİSK’in Mart 2024 tarihli "Avrupa’da ve Türkiye’de Emeklilerin Durumu" çalışmasında, Avrupa Birliği ülkelerinde emeklilerin aylık kazançları Türkiye ile kıyaslandı. Avro cinsinden emekli aylığının Türkiye’de 2012 ve 2021 arasında yüzde 33,6 azaldığı belirtildi. Geçmiş olsun yeni Türkiye’deki emekliler! Çok basit bir kıyaslamayı ben yapayım. Çocukluğumun, ilk gençlik yıllarımın Türkiye’sinde ortalama bir işçi ya da memur, emekli ikramiyesi ile kendine bir ev alabiliyordu ya da bir yazlık. Daha yüksek derecelerden emekli olanların hem ev hem araba alabildiğini biliyoruz. Şimdi en yüksek dereceden emekli bir memur bile ancak ikinci el bir araba alabilir.
Şubat ayı açlık sınırı 23 bin lirayı geçti, yoksulluk sınırı 76 bin liraya dayandı. İşte bu koşullar altındaki yeni Türkiye’de israfın ve yolsuzluğun normal kabul edilmesi, beceriksiz ekonomi, maliye ve para politikaları yüzünden emekliler de çalışanlar da gün yüzü görmüyor, yüzler gülmüyor! Hükümet; borçların faizini ödemek için bile borçlandı. İnsanların evlerinde yaptığı tasarrufun milyonda birine bile yapmaya yanaşmayan AKP hükümeti saltanatını gittiği güne kadar sürdürmekte kararlıdır. Seçimde bunu kimse unutmasın.” YUSUFHAN KABAKCI
