Osmanlı'dan günümüze kadar uzanan pilav, yemeklerin en güzel eşlikçilerinden biri. Bu geleneksel tat sokaklarda ittirme arabalarıyla tencerelerde satıldığında nedense evde yapılandan daha leziz gelir. Ancak günümüzde dükkan ve mağaza biçimiyle, Bartın’da hızla yayılıyor. Hâl böyle olunca hemen her işlek köşe başında bir sokak pilavcısı oluyor.
Osmanlı'dan günümüze kadar uzanan pilav, yemeklerin en güzel eşlikçilerinden biri. Bu geleneksel tat özellikle Bartın kent merkezinde ara sokaklarda yaygınlaşmaya başladı. Hâl böyle olunca neredeyse hemen her işlek köşe başında bir sokak pilavcısı oldu.
Geçmiş yıllarda sokaklarda sıklıkla karşılaşılan seyyar pilavcılar artık küçük işletmeler şeklinde dükkan ve mağaza olarak karşımıza çıkıyor. Pilavcıların kazançları ise ilden ile hatta semtten semte değişebiliyor. Pirinç, tavuk, tereyağı, biber turşusu, plastik tabak, kaşık, çatal ve baharat gibi birçok gider de pilavcıların gelirlerini etkiliyor.
Sokakta satılan bir porsiyon tavuklu pilavın fiyatı Bartın için ortalama 60-70 TL civarında. Pirinç, tavuk, tereyağı ve diğer maliyetleri çıkardığımızda porsiyon başına kalan kâr ise ortalama 30-40 TL diyebiliriz. Eğer pilavcı işlek bir yerde satış yaparsa ve günde ortalama 100 porsiyon tavuklu pilav satabilirse bu durumda yaklaşık 3000-4000 TL kazanç elde edebilir.
Pilavcıların neden bu kadar yaygınlaştığını sorduğumuzda;
“Maliyeti düşük, yapımı kolay, tüketimi hızlı. Aslında yerli ve milli fastfood diyebiliriz. Porsiyonuna zam geldi ama piyasanın durumu belli. Zamlı hali bile diğer ürünlere göre daha ucuz. Bir zamanlar hızla yayılan çiğ köfteciler gibi düşünebilirsiniz. Ancak burada şöyle bir durum var, tavuk pilavın besleyiciliği daha fazla. Buraya gelen müşteriler arasında spor yapanlar da çok fazla bu nedenle” cevabını aldık.
YUSUFHAN KABAKCI
