Ara kararında sanıkların tutukluluk halinin devamını kararlaştıran mahkeme heyeti, patlamanın yaşandığı bölgede keşif yapılmasına ilişkin, yüksek gelen gaz değerlerinin barajların açılması halinde düşebileceği görüşü bulunduğunu, bu nedenle yerinde inceleme için 2 profesörün yer aldığı bilirkişi heyeti oluşturulduğunu bildirdi.
Heyet, barajların açılıp açılamayacağı konusunda da ön rapor istenildiğini belirterek, Bakanlığın, Eroğlu ve Güner hakkında soruşturma izni vermesinin ardından iddianame hazırlanma ihtimali olduğunu ve mevcut dava dosyasıyla birleşmesine göre hareket edileceğini ifade etti.
Duruşma, dosyadaki eksikliklerin tamamlanması için ertelendi.
Ara karar sonrası ÇHD, Bartın Adliye Sarayı önünde açıklamada bulundu. ÇHD açıklamasında “Bizce doğrudan olası kastla öldürme suçlamasıyla sürdürülmesi gereken bir soruşturma süreci bu. Bu konudaki biz itirazlarımızı da soruşturma dosyasına sunacağız” dedi.
ÇHD’nin açıklaması şu şekilde:
“14 Ekim 2022 Amasra Maden katliamında hayatını kaybeden madenciler için başlatılan sorumlular hakkındaki kamu davasının altıncı celsesi tamamlandı. Yargılanan tutuklu sanıklar hakkında tutukluluk halinin devamına karar verildi. 7 tutuklu sanığın tutukluluk haline devam edecek. Katliamın bir sonraki celsesi ise 8 Mayıs 2024 tarihine ertelendi. Geçtiğimiz haftalarda dosyada yeni bir gelişme oldu.
Katliamın ilk başında soruşturma kapsamında bir kısım sorumlu tespit edilen Türkiye Taş Kömürü Kurumu Genel müdürlüğü düzeyindeki sorumluların hakkında soruşturma izni verilmemişti. Geçtiğimiz haftalarda bizim de yaptığımız itirazlar üzerineEnerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından Türkiye Taş Kömürü Kurumu Genel Müdürü ve Genel Müdür Yardımcıları hakkında soruşturma izni verildi. Bu aslında ilk baştan verilmesi gereken bir karardı. Fakat bu bir noktada sürüncemede bırakılmasına neden oldu onlar hakkındaki soruşturma sürecinin. Şimdi biz bu soruşturma süreci kapsamında yine değerlendirmeler kapsamında hazırlanan raporlara baktığımızda Bakanlığın da katliamın göz göre göre geldiğini, herhangi bir işçi hatasının mümkün olmadığını, yaklaşık üç yıl öncesinde bilinen bir havalandırma sorununun görmezden gelinip işçilerin bu şartlarda tehlikeli ortamda çalıştırılmasına göz yumulduğunu vurgulamış oldu kendi değerlendirmesiyle de. Bu noktada bizim, Bakanlığın değerlendirmesine katılmadığımız nokta ise tespit edilen sorumluların görevi kötüye kullanma suçlamasıyla nitelendirilmesi hakkındaki soruşturmanın bu suçlama ile devam ettirilmesi yönündeki değerlendirmesiydi. Bizce doğrudan olası kastla öldürme suçlamasıyla sürdürülmesi gereken bir soruşturma süreci bu. Bu konudaki biz itirazlarımızı da soruşturma dosyasına sunacağız. Henüz iddianame hazırlanmamış durumda. Savcılık Danıştay'a bir kısmı için soruşturma sürecine dair itirazda bulundu. O itirazın cevabının gelmesi bekleneceği söylendi bize. İlerleyen günlerde iddianamenin hazırlanmasını bekliyoruz. Bu noktada takibimiz devam edecek. Madenci ailelerini yalnız bırakmayacağız, yine bu zamana kadar olduğu gibi.”
MUHABİR - YUSUFHAN KABAKCI