Bir Dizinin Bartın 'Takıntısı'

Dizinin Bartın’a ilgisi tesadüf mü?

Dizinin senaristliğini Aziz Kedi ile birlikte üstlenen Feyyaz Yiğit’in kaleminden çıkan GİBİ, Türkiye’de daha önce örneğine az rastlanan bir absürt komedi örneği sunuyor. Karakterleri kadar olay örgüsü de bilinçli biçimde “garip” ve “yerinden oynatılmış” unsurlarla şekilleniyor. Yılmaz, İlkkan ve Ersoy karakterlerinin başından geçen anlamsız ama çok tanıdık olaylar, sıradan şehir hayatlarını karikatürize ederek sunuyor.

Bu noktada Bartın’ın adının bu kadar sık geçmesi, sadece bir tesadüf mü, yoksa bilinçli bir tercih mi?

Bartın, absürt komediye mi yakışıyor?

Dizinin “Sokak Röportajı” adlı bölümünde üçlü, senaryo gereği Bartın’a kaçıyor. Fakat bu tek seferlik bir gönderme değil. Bartın, farklı bölümlerde sık sık repliklerde geçiyor. İlginç olan şu: GİBİ dizisinde İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerin ismi neredeyse hiç anılmazken, Bartın öne çıkarılıyor.

Bu durum özellikle Bartınlı sosyal medya kullanıcıları arasında gündem oldu. Kimi kullanıcılar “Bartın’ın adı bu kadar çok geçiyor ama şehirde çekilmiş bir sahne bile yok,” diyerek şaşkınlıklarını dile getirirken, bazıları bu tercihin dizinin mizah anlayışıyla doğrudan bağlantılı olduğunu söylüyor.

Birçok yorumda Bartın’ın “ne çok büyük ne çok küçük” kimliğiyle, dizide anlatılan “yerinden edilmiş gerçeklik” duygusuna uygun düştüğü vurgulanıyor. Ayrıca bazı izleyiciler, Bartın gibi kamuoyunda fazla bilinmeyen şehirlerin seçilmesinin, olayları daha tuhaf ve komik hale getirdiğini savunuyor.

Dizide Bartın’ın kullanımı bir mizah unsuru olduğu kadar, Türkiye’nin kültürel kodlarına da gönderme taşıyor. Şehir, bir anlamda sahneye çıkmadan rol yapıyor. Görünmeden karakter oluyor. Bu da absürt komedinin gücünü artırıyor.