Dr. Didem Ekmen, tüm hekimlerin ve sağlık emekçilerinin Tıp Bayramı'nı kutlayarak, "14 Mart, hekimlerin sesini duyurduğu, mesleki değerlerinin vurgulandığı ve kamuoyunda mesleğimize saygının yansıtıldığı bir gün olmalıdır," dedi. Hekimliğin, insanın ruhuna ve bedenine iyilik verebilme ayrıcalığını barındırdığını belirten Ekmen, bu değerin, günümüzdeki koşullar nedeniyle giderek erozyona uğradığına dikkat çekti."Hekimliğin Bağımsızlığı ve Mesleki Özerkliği Korunmalı"Ekmen, Tıp Bayramı'nın tarihsel kökenine de vurgu yaparak, 14 Mart 1919'da işgal altındaki İstanbul'da "Tıbbiyeliler ne yapabilir?" sorusunun sorulduğu toplantıya dikkat çekti. Hekimliğin biat etmeyen, bağımsızlığından gücü alan bir meslek olduğunu vurgulayan Ekmen, hekimlerin sorunlarını dile getirmekten ve demokratik hakları için mücadele etmekten geri durmayacaklarını belirtti."Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün"Bartın Tabip Odası Başkanı, 2025 yılının Tıp Bayramı'nda "Başka Bir Sağlık Sisteminin Mümkün" olduğunu dile getirerek, sağlık emekçilerinin mesleki özerkliğini koruyan, demokratik katılımcı bir sağlık anlayışının hayata geçmesi gerekliliğini vurguladı. Sağlık çalışanlarının çalışma koşullarının iyileştirilmesi, şiddetsiz bir sağlık ortamının oluşturulması ve sağlığın koruyucu hizmetlerle desteklenmesi gerekliliğini belirten Ekmen'in açıklamaları şu şekilde:"Ülkemizin sağlık yükünü ekip arkadaşlarımızla birlikte taşıyan bütün hekimlerin; kamuda, özelde, ameliyathanelerde, polikliniklerde, ASM'lerde, laboratuvarlarda gece-gündüz demeden, ihtiyacı olan tüm insanlara şifa dağıtan meslektaşlarımızın, hepimizin 14 Mart 2025 Tıp Bayramımız kutlu olsun! Emeğin ve fedakârlığın değerinin bilinmediği; çıkarcılığın, paranın kutsandığı; adaletsizliğin ve eşitsizliğin hâkim kılındığı bir dünya ve ülke ortamında ayrım yapmadan ihtiyaç duyana sağlık hizmeti sunmakta olan hekimlerin günü bugün...14 Mart hekimlerin gündem olduğu, sesinin daha fazla duyulduğu, kamuoyunda mesleğimize saygının ve minnettarlığın yansıtıldığı, aynı zamanda hekimlerin topluma karşı sorumluluğunun ve iyi hekimlik değerlerinin hatırlatıldığı gün...
14 Mart'ın tarihsel kökeni, tıp bayramını mesleğimiz için takvimden seçilmiş gün olmanın ötesine taşır. Çok daha anlamlı kılar.
14 Mart Tıp Bayramı, modern anlamda ilk tıp fakültesinin Tıphane-i Amire ve Cerrahhane-i Amire'nin 14 Mart 1827'de kurulmuş olmasından kökenini alır. Ve 14 Mart 1919'da "Tıbbiyeliler ne yapabilir" sorusunun da sorulduğu bir buluşmayı işgalcilerin baskısına rağmen gerçekleştirenlerin bu sembolik adımıyla da özdeşleşir.14 Mart'ın bu tarihselliğinden ve insanların ruhuna ve bedenine iyilik verebilme ayrıcalığına sahip olan hekimliğin sorgulayıcı, biat etmeyen ve bağımsızlıkçı yönünden güç alarak sorunlarımızı gidermek üzere önerilerimizi, taleplerimizi ve demokratik tepkimizi 2025 yılında da göstermeye devam edeceğiz. Bu kararlılıkla kamuoyuna ve sağlık otoritesine sesimizi duyuracağımız kutlama, tören, eylem ve etkinliklerle dolu 14 Mart Tıp ve Sağlık Haftası geleneğini sürdürüyoruz.2025 yılının 14 Mart Tıp Bayramı ve Sağlık Haftası'nda bizler "Başka Bir Sağlık Sisteminin Mümkün" olduğunu; sağlık emekçilerinin mesleki özerkliğe sahip özneler olarak demokratik katılımcı tarzda örgütlenmelerine dayanan kamusal bir anlayışla; koruyucu sağlığı esas alan, şiddetsiz bir sağlık ortamı için mücadele etmeye; nitelikli tip ve uzmanlık eğitimini, gün içinde dinlenebilme hakkı ve ortamını, angaryaya dönüşmeyen nöbetleri, vergide adaletin sağlanmasını, güvenceli ve emekliliğe yansıyan temel ücret talebini ısrarla dillendirmeye devam edeceğiz.
"Herkese sağlık ve güvenli gelecek" yaklaşımını esas alan; herkese eşit, parasız, toplumsal yararı önceleyen sağlık hizmetini savunan; "Örgütlü emek - sağlıklı toplum" perspektifini yıllardır sürdüren biz hekimler 14 Mart 2025 günü, "Hekimliğin 2025 Tıp Bayramı Bildirgesi'nde demokrasinin, adaletin, laikliğin ve barışın egemen olduğu bir ülke ve iyi hekimlik değerleri ile mesleğimizi yaşayabileceğimiz, "Başka Bir Sağlık Ortamının" mümkün olduğunu ilan ediyoruz. Yıllara dayanan birikimimiz, özgüvenimiz ve iyi hekimlik değerlerinden aldığımız güçle, akıl ve bilimsel yöntemlerden şaşmadan, halkın sağlığı, hekimlerin ve tüm sağlık emekçilerinin hakları için 2025 yılında da mücadele kararlılığımızı sürdürüyoruz."
YUSUFHAN KABAKCI
14 Mart'ın tarihsel kökeni, tıp bayramını mesleğimiz için takvimden seçilmiş gün olmanın ötesine taşır. Çok daha anlamlı kılar.
14 Mart Tıp Bayramı, modern anlamda ilk tıp fakültesinin Tıphane-i Amire ve Cerrahhane-i Amire'nin 14 Mart 1827'de kurulmuş olmasından kökenini alır. Ve 14 Mart 1919'da "Tıbbiyeliler ne yapabilir" sorusunun da sorulduğu bir buluşmayı işgalcilerin baskısına rağmen gerçekleştirenlerin bu sembolik adımıyla da özdeşleşir.14 Mart'ın bu tarihselliğinden ve insanların ruhuna ve bedenine iyilik verebilme ayrıcalığına sahip olan hekimliğin sorgulayıcı, biat etmeyen ve bağımsızlıkçı yönünden güç alarak sorunlarımızı gidermek üzere önerilerimizi, taleplerimizi ve demokratik tepkimizi 2025 yılında da göstermeye devam edeceğiz. Bu kararlılıkla kamuoyuna ve sağlık otoritesine sesimizi duyuracağımız kutlama, tören, eylem ve etkinliklerle dolu 14 Mart Tıp ve Sağlık Haftası geleneğini sürdürüyoruz.2025 yılının 14 Mart Tıp Bayramı ve Sağlık Haftası'nda bizler "Başka Bir Sağlık Sisteminin Mümkün" olduğunu; sağlık emekçilerinin mesleki özerkliğe sahip özneler olarak demokratik katılımcı tarzda örgütlenmelerine dayanan kamusal bir anlayışla; koruyucu sağlığı esas alan, şiddetsiz bir sağlık ortamı için mücadele etmeye; nitelikli tip ve uzmanlık eğitimini, gün içinde dinlenebilme hakkı ve ortamını, angaryaya dönüşmeyen nöbetleri, vergide adaletin sağlanmasını, güvenceli ve emekliliğe yansıyan temel ücret talebini ısrarla dillendirmeye devam edeceğiz.
"Herkese sağlık ve güvenli gelecek" yaklaşımını esas alan; herkese eşit, parasız, toplumsal yararı önceleyen sağlık hizmetini savunan; "Örgütlü emek - sağlıklı toplum" perspektifini yıllardır sürdüren biz hekimler 14 Mart 2025 günü, "Hekimliğin 2025 Tıp Bayramı Bildirgesi'nde demokrasinin, adaletin, laikliğin ve barışın egemen olduğu bir ülke ve iyi hekimlik değerleri ile mesleğimizi yaşayabileceğimiz, "Başka Bir Sağlık Ortamının" mümkün olduğunu ilan ediyoruz. Yıllara dayanan birikimimiz, özgüvenimiz ve iyi hekimlik değerlerinden aldığımız güçle, akıl ve bilimsel yöntemlerden şaşmadan, halkın sağlığı, hekimlerin ve tüm sağlık emekçilerinin hakları için 2025 yılında da mücadele kararlılığımızı sürdürüyoruz."
YUSUFHAN KABAKCI