Anahtar Parti Bartın İl Başkanı Abidin Acar, Türkiye’nin tekstil ve hazır giyim endüstrisinin mevcut durumunu değerlendirerek sektörün uluslararası rekabet gücünde ciddi bir gerileme yaşandığına dikkat çekti. Acar, “Üretim, istihdam ve ihracat rakamlarına göre ekonominin lokomotifi olan sektör; yüksek girdi maliyetleri, finansmana erişim güçlükleri, kur istikrarsızlığı ve sürdürülebilirlik kriterlerine uyum maliyetleri nedeniyle ivme kaybetmektedir.” dedi.
“REKABET GÜCÜ SERT ŞEKİLDE GERİLEDİ”
İl Başkanı Acar, “Tekstil ve hazır giyim, Türkiye’nin üretim kültürünün ve ihracat kabiliyetinin omurgasıdır. Ancak son yıllarda artan maliyet baskısı, pamukta dışa bağımlılık, finansmana erişimde yaşanan daralma ve yeşil mutabakat yükleri sektörü zorluyor. Hazır giyimde Balassa temelli endeks değerinin 1989–2001 dönem ortalaması 149,7 iken 2024’te 5,77’ye gerilemesi, uluslararası rekabet gücündeki sert düşüşü çıplak biçimde göstermektedir.” ifadelerini kullandı.
SEKTÖRE DAİR ÇARPICI VERİLER
Acar’ın paylaştığı verilere göre, Türkiye hazır giyim sektöründe 2023 itibarıyla yaklaşık 32 milyar dolarlık ihracatla dünyada 6. sırada yer alırken, Çin yaklaşık 300 milyar dolar ile ilk sırada bulunuyor. SGK verilerine göre sektörün toplam istihdamdaki payı %6,5 seviyesinde. Pamuk üretiminde verimli ovalara rağmen Türkiye, arz yetersizliği nedeniyle net ithalatçı konumuna düşmüş durumda. Ayrıca 2018–2025 döneminde konkordato sayılarında tekstil sektörü 2. sırada yer alıyor; özellikle deprem illerinde yoğunluk dikkat çekiyor.
“BARTIN VE DEPREM BÖLGELERİNDE ÜRETİCİ ZORDA”
Bartın’daki üreticilerin küçülmeye gittiğini vurgulayan Acar, “Birçok tekstil üreticisi işçi azaltmak zorunda kaldı. Deprem bölgesinde bile sektöre özgü, bütüncül bir yeniden yapılanma modeli uygulanmadı. Gaziantep ve Kahramanmaraş’ta konkordato yoğunluğu, işletmelerin nefesinin daraldığını gösteriyor. Sanayicilere ‘sektörü terk edin’ denilecek bir noktaya gelinmesi kabul edilemez.” dedi.
ANAHTAR PARTİ’NİN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Acar, sektörü yeniden canlandırmak için Anahtar Parti’nin 10 başlık altında topladığı politika önerilerini paylaştı:
Katma değerli ve markalı üretim: Fason bağımlılığından çıkış, özgün tasarım ve yurt dışı e-ticaret ağı.
Ar-Ge ve inovasyon: Tasarım/Ar-Ge merkezlerine özel teşvik, üniversite-sanayi işbirliği.
Yeşil dönüşüm: Karbon ayak izini azaltan yatırımlara düşük faizli kredi ve hibe desteği.
Lojistik-tedarik: OSB’lerde dijitalleşme, demiryolu-liman bağlantılarının güçlendirilmesi.
İhracat destekleri: Eximbank kapsamının genişletilmesi, KOBİ odaklı finansman.
Maliyetlerin azaltılması: Yenilenebilir enerji yatırımları, yerli pamuk üretiminin artırılması, SGK/vergi indirimleri.
Dijitalleşme ve e-ihracat: Eğitim programları ve özel teşvik paketleri.
Yeni pazarlar: Afrika, Orta Doğu ve Latin Amerika odaklı serbest ticaret anlaşmaları.
Mesleki eğitim: Sektöre özgü meslek liseleri ve sürdürülebilirlik eğitimleri.
Sektörel koordinasyon: Ulusal Rekabetçilik Stratejisi ve paydaş platformları oluşturulması.
“DAHA İYİSİ MÜMKÜNDÜR”
Pamuk üretiminin artırılması gerektiğini vurgulayan Acar, “Harran, Çukurova, Amik ve Aydın ovalarında pamuk üretiminin planlı şekilde artırılması; makineleşme ve AB kırsal fonlarıyla verimliliğin yükseltilmesi mümkündür. ‘Daha İyisi Mümkündür’ vizyonuyla üretim planlaması yapılacak, sektör yeniden küresel ölçekte rekabetçi konuma taşınacaktır.” dedi.
Son olarak Acar, “Ülkenin emeğini ve sermayesini taşıyan sanayiciyi sektörü terk etmeye zorlamak yerine; maliyetleri düşüren, yatırımı ve ihracatı artıran, nitelikli istihdamı destekleyen akılcı politikaları hızla hayata geçirmek zorundayız.” ifadeleriyle çağrısını yineledi.
Haber Merkezi









