Bartın’da bu tepkinin en sert seslerinden biri SOL Parti İl Başkanı Adnan Soylu oldu. Soylu, “İşgal ve Rant Yasasına Hayır” diyerek yasanın geçmesi halinde köylünün, çiftçinin ve doğal yaşamın geri dönülmez şekilde zarar göreceğini savundu.
Soylu, yaptığı açıklamada, söz konusu yasa teklifinin yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda ekolojik bir tehdit olduğunu vurguladı. AK Parti iktidarının zeytinciliği koruyan 3573 sayılı yasayı defalarca delmeye çalıştığını belirten Soylu, şimdi ise bu girişimin torba yasayla daha kapsamlı bir hale getirildiğine dikkat çekti, kanun teklifi için “işgal ve rant yasası” şeklinde tanımladı.
SOL Parti Bartın İl Başkanı Adnan Soylu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“İktidara geldiğinden bu yana AKP iktidarı sanayiciyi , madenci ve enerji lobilerinin baskılarıyla, üretici ve köylüyü koruyan yasalardan biri olan 3573 sayılı zeytincilik yasasını değiştirmek için defalarca girişimde bulundu. Kamuoyunun tepkileri sonuncu bu talep geri püskürtülmüştü.
Şimdi tekrar hazırlanan ve TBMM’ye torba içinde sunulan değişiklik talebi ile enerji ve madencilik önündeki engellemeler kaldırılmak isteniyor.
Yasaya göre acele kamulaştırmayla tarla, ormanlık alanlara, meralara el konulacak ,yeraltı su kaynakları yok edilecek. Zeytin ağaçlarının sökülerek başka yere taşınması adı altında zeytinlikler yok edilecek. ÇED süreci tamamlanmadan, ruhsatlandırma yapılabilecek, ayrıca 31.12.2030 tarihine kadar, acele kamulaştırmayla Enerji Piyasa Düzenleme Kuruluna (EPDK) devredilecek.
Komisyonda kabul edilip meclise gönderilen bu yasa tasarısı geri çekilmezse ülkemizdeki tüm tarım alanları zeytinlikler, ormanlar, meralar, sanayiye peşkeş çekilecek.
SOL Parti Bartın İl Örgütü olarak tamamen sanayici, madenci, ve enerji şirketlerinin acımasız kar hırsına hizmet edecek olan bugüne kadar geçimini tarım ve zeytincilikten sağlayan köylülerin geleceği yok edilecek. Bu yasanın derhal geri çekilmesini çiftçinin, köylünün çıkarlarını koruyan yasalara dokunulmamasını istiyoruz.
SOL Parti olarak süreci yakından takip ediyor ve doğal yaşam alanı savunucularının yanındayız.”
YUSUFHAN KABAKCI
