Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşı’nı başlattığı tarih olan 19 Mayıs, Türkiye Cumhuriyeti’nde “Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutlanmaya devam ederken, Eğitim Sen Bartın Şube Sekreteri Serkan Ceylan, gençliğe duyulan güvenin tarihsel değerine vurgu yaptı ancak günümüz gençliğinin karşı karşıya olduğu gerçeklerin bu idealden uzak olduğunu ifade etti.
Eğitim Sen Bartın Şube Sekreteri Serkan Ceylan açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Gençler Gelecek Hayali Kuramıyor”
Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkış tarihi ve Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcı olarak kabul edilen 19 Mayıs ‘Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın 106. yılını kutluyoruz. 19 Mayıs, bir halkın emperyalizme karşı verdiği bağımsızlık mücadelesinin simgesi olduğu kadar, aynı zamanda gençliğe duyulan güvenin ifadesi olan önemli bir gündür. Ne yazık ki bugünün Türkiye’sinde gençler, gençliklerini doyasıya yaşayabilecekleri toplumsal yaşam ve gelecek hayallerini kurabilecekleri koşullardan her geçen gün biraz daha uzaklaşmaktadır.
“Gençlerin Sorun ve Talepleri Görmezden Geliniyor”
Siyasi iktidarın uzun süredir gençliğe yönelik bütüncül ve kamusal nitelikli politikalar geliştirmekten uzak durması, gençlerin baskıcı ve otoriter bir düzende kendilerini dışlanmış, değersizleştirilmiş ve geleceksiz hissetmelerine yol açmaktadır. Gençlere yalnızca bu gibi günlerde övgüler düzülürken, gerçek sorunları ve talepleri sistemli biçimde görmezden gelinmekte; demokratik haklarını kullanmak isteyen gençler ise polis şiddetiyle karşılaşmakta, gözaltına alınmakta ve tutuklanmaktadır.
“Suça ve Şiddete Sürükleniyorlar”
Eğitimde giderek yoğunlaşan dinselleştirme uygulamaları ile tarikat ve cemaatlerin okullardaki artan etkisi, özellikle yoksul semtlerde yaşayan gençleri bir yandan suç ve şiddet sarmalına sürüklerken, diğer yandan da onları gerici ideolojilere ve mafyavari örgütlenmelere açık hale getirmektedir.
“Her 4 Gençten 1’i Ne İşte Ne Okulda”
TÜİK verilerine göre genç nüfus olan 15-24 yaş arası her 5 gençten 1’i işsizdir. Her 4 gençten 1’i ne eğitimde ne istihdamda yer almaktadır. Gençlerin yüzde 43’ü başka bir ülkede yaşama hayali kurmaktadır ve bu oran beş yıl öncesine göre yüzde 20 artmıştır. Genç kadınların yaklaşık yüzde 27’si “ev genci” konumundadır. Bu veriler, iktidarın uyguladığı politikaların gençlerin yaşamını doğrudan olumsuz etkilediğini ve onları toplumsal hayattan uzaklaştırdığını gözler önüne sermektedir. Ekonomik güvencesizlik, akademik baskılar, sosyal dışlanma, ifade özgürlüğünün kısıtlanması gibi çok boyutlu sorunlar karşısında gençler giderek daha fazla yalnızlaşmakta ve karamsarlığa sürüklenmektedir.
Gençliğin kendisini gerçekleştirebileceği, ifade özgürlüğünün tanındığı, laik ve bilimsel bir eğitim sisteminde nitelikli öğrenim görebileceği bir toplumsal düzen talebi her geçen gün daha yakıcı hale gelmektedir. İlkokuldan üniversiteye kadar her aşamada gençliğe dayatılan dogmatik, tekçi, ırkçı ve cinsiyetçi eğitim anlayışı terk edilmeden, demokratik bir geleceğin inşa edilmesi mümkün değildir.
“Gençlik İstihdam Değil, Hak Temelli Politika Bekliyor”
Türkiye’nin farklı kimlik ve inançlardan gelen gençleri, barış içinde bir arada yaşanabilecek, demokratik ve eşit bir ülkenin inşasında temel dinamiklerden biridir. Bu potansiyelin bastırılması yerine desteklenmesi, gençlerin yalnızca ekonomik değil aynı zamanda kültürel ve siyasal olarak da özgürleşmesiyle mümkündür. Gençlerin kamusal, parasız ve anadilinde eğitim hakkından eşit biçimde yararlanması; istihdam, barınma, sağlık ve kültürel haklara erişiminin güvence altına alınması şarttır. Gençliği sadece “istihdam edilecek insan kaynağı” olarak değil, hak sahibi özne olan bireyler olarak gören bir anlayışla politikalar üretilmelidir.
Ülkenin dört bir yanındaki eğitim ve bilim emekçileri olarak mücadelemiz, çocuklara ve gençlere umutlu, eşit ve özgür bir gelecek bırakma mücadelesidir. Gençlik her dönemde olduğu gibi bugün de, eşitliğin, özgürlüğün, barışın ve demokratik toplumun temel taşıdır. Eğitim Sen olarak eşit, özgür bir yaşam ve aydınlık bir gelecek mücadelesinde birlikte yürüdüğümüz bütün gençlerin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyoruz.”
YUSUFHAN KABAKCI