TOLGA AKINER Milletlerarası anlaşmaların uygun bulunması ile ilgili teklifin 13. Maddesinde Dışişleri Komisyonu’na kanun teklifi verme yetkisi verilerek sorunun çözülmeye çalışılmasının kanun teklif etmeye milletvekillerinin yetkili olduğu hükmünü içeren Anayasa’nın 88. Maddesine aykırı olduğunu savunan Bankoğlu, “Mevcut İçtüzük’te yer alan idam cezası ile genel ve özel af konularında Adalet Komisyonu’na kanun teklifi verme yetkisi veren maddenin ensal kabul edilmesini de kabul etmiyoruz, bu görüşe katılmıyoruz. Çünkü kötü emsal, emsal teşkil etmez. Amacımız Anayasa’ya aykırılıkları genişletmek değil, Anayasa’ya aykırılıkları ortadan kaldırmak olmalıdır. Gelin siyasi parti gruplarının eşit sayıda temsilcilerinden oluşan bir İçtüzük Komisyonu kuralım ve bu çatı altında örnek bir mutabakata imza atalım” dedi. TBMM Genel Kurulu'nda, görüşülen İç Tüzük Teklifi ile ilgili uzlaşılamayan tek madde olan 13. Madde üzerine şahsı adına söz alan CHP Milletvekili Bankoğlu, konuya ilişkin görüşlerini aktarmadan önce 16 Nisan 2017’de kabul edilen Anayasa değişikliği ile bugün itibariyle içinde bulunduğumuz durum hakkında bir kaç yorumda bulunacağını söyledi. Bu noktada “Kuvvetler Ayrılığı İlkesi” ile Yasama’nın Yürütme üzerindeki denetim fonksiyonuna ilişkin AKP hükümeti ve müttefiklerinin hatalı uygulamalarını tarihe not düşmek adına sorgulamak istediğini belirten Bankoğlu, şöyle konuştu: “Anayasa ihlali değil mi?” “Soruyorum; OHAL koşulları altında kabul edilen bir Anayasa değişikliğinin meşru olduğunu söyleyebilir miyiz? Sürdürülemezliği apaçık ortada olan bu yeni düzende, sözlü soru uygulamasının kaldırılması, AKP hükümetinin güçlü yasama savının neresinde kalmaktadır? Tam aksine, Meclis’in denetim yetkisi zayıflatılmış değil midir? Ve İçtüzük Değişikliği’nin, Anayasa Değişikliği Teklifi’nin yayımı tarihinden itibaren en geç 6 ay içerisinde yapılmasını öngören Anayasa Geçici Madde 21/B’ye uyulmamıştır. Bu, Anayasa ihlali değil midir? “Samimi bulmuyoruz” Uzun süredir özlemini çektiğimiz uzlaşma kültürü, Komisyon çalışması sırasında genel hatlarıyla gerçekleşmiş olsa da salt teknik düzenleme olarak lanse edilen teklifte esasa ilişkin de önemli değişiklikler bulunmaktaydı. Daha önceden varılan mutabakata rağmen böyle önemli değişikliklerin sunulmuş olmasını samimi bulmuyoruz. “Meclis’teki çok seslilik azaltılmak isteniyor” Teklifte Kuvvetler Ayrılığı ilkesine riayet edilmediğini gösteren maddeler olduğunu Komisyon’da da ifade etmiştim. Nitekim, yasama faaliyetindeki çok sesliliğin azaltılmaya çalışılmasının da Meclis’in sekteye uğratılması gibi vahim bir sonuç doğuracağını da tekrar hatırlatmak istiyorum. “Komisyonun kanun teklifi vermesi Anayasa’ya aykırı” Milletlerarası anlaşmaların uygun bulunması ile ilgili teklifin 13. Maddesinde mevcut haliyle anayasa ve öngördüğü sistemin sürdürülemez olduğunu bir kez daha görüyoruz. Anayasa değişikliği sürecinde görmezden gelinen bu husus, sunulan teklifte Dışişleri Komisyonu’na kanun teklifi verme yetkisi verilerek çözülmeye çalışılmıştır. Ancak bu durum, Anayasa’nın 88. Maddesine açıkça aykırıdır. Zira 88. Madde’de kanun teklif etmeye milletvekillerinin yetkili olduğu hükmü yer almaktadır. Öyleyse komisyon kanun teklif edemeyecektir. Ve bu bağlamda da Komisyon kavramı ile Milletvekili kavramlarının birbirinden ayrı olduğunu tekrar sizlere hatırlatmak istiyorum. “Kötü emsal, emsal teşkil etmez” Tüm bunların yanında mevcut İçtüzük’te yer alan idam cezası ile genel ve özel af konularında Adalet Komisyonu’na kanun teklifi verme yetkisi veren maddenin ensal kabul edilmesini de kabul etmiyoruz, bu görüşe katılmıyoruz. Çünkü kötü emsal, emsal teşkil etmez. Amacımız Anayasa’ya aykırılıkları genişletmek değil, Anayasa’ya aykırılıkları ortadan kaldırmak olmalıdır. Milletlerarası anlaşmalara dair kanun teklif etme yetkisi şu haliyle müzakere ve uzlaşı yoluyla daha iyi bir noktaya gelmiştir. Ancak bu maddenin ehveni şer olduğuna dair fikrimizi Genel Kurul nezdinde bir kez daha dile getirmek istiyorum. İçtüzük metnine ilişkin esaslı çalışmalar yapıldığında daha kapsayıcı bir düzenlemenin hayata geçirilmesini diliyorum. Ve buradan konuya ilişkin çağrımızı bir kez daha yinelemek istiyorum. Gelin siyasi parti gruplarının eşit sayıda temsilcilerinden oluşan bir İçtüzük Komisyonu kuralım ve bu çatı altında örnek bir mutabakata imza atalım.”
SİYASET
11 Ekim 2018 - 11:33
Bankoğlu'ndan Anayasa'ya aykırılık uyarısı
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Anayasa Komisyonu üyesi de olan CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, Meclis İçtüzüğü değişiklik teklifinde “Kuvvetler Ayrılığı” ilkesine riayet edilmediğini savunurken, yasama faaliyetindeki çok sesliliğin azaltılmaya çalışılmasının Meclis’in sekteye uğratılması gibi vahim bir sonuç doğuracağı uyarısında bulundu.
SİYASET
11 Ekim 2018 - 11:33